İnsan,Toplum, Yaşam ve İletişim

 

Popüler Tartışmalar: 

21. Yüzyılda İnsanlık Durumu

İletişim tarzı: Üretilen ne?

 

Amerika! Amerika!

 Araştırma, kuram ve yöntem

 Bilgi toplumu uydurusu 
Cinsiyetçilik ve bilinç yönetimi

 

Çevre talanı, ideoloji ve iletişim

 Eğitim: Mitler ve  Gerçekler
 
Eğitim politikası ve ideolojisi

  Etik: Ahlaksızın ahlak satışı 

 Gazetecilik 

 Halkla ilişkiler

 

 İletişim ne demek? 

İletişim: uyduru ve gerçekler
 İletişimin siyasal ekonomisi
 İletişimde ana konular

 

 İnsan/iletişim Tarihi

 İletişim/medya teknolojisi
İletişim ve özgürlük

İnternet, sosyal medya
 İzleyici

İletişim ve Etik
İletişim ve ideoloji

Kapitalizm ve kalkınma

Kişilerarası iletişim
Kölenin zincirine vuruluşu

 

Kültür ideoloji emperyalizm

 Kültürel incelemeler

 

 Kuram: ne ve kimin için?

 

Medya Araştırmaları
 Medyada temsil
 Medya içeriği
 Medyada ideoloji

 Medyada örgütsel yapı
 Medya, sanat ve teknoloji
 Modernleşmeden küresele

 

 Örgütler ve örgüt iletişimi
 Postmodernism, globalizm

 

  Reklam

Sinema

Uluslararası iletişim

 

BİLİNÇ VE DAVRANIŞ YÖNETİMİ:
MEDYA  MAÇ  EĞLENCE  GERİ ZEKALILAŞTIRMA BİZ VE ONLAR
 


Süpermen çocukları Kosova'da mayınlardan  ve patlamamış bombalardan kurtarıyor. Zaten ABD ve AB olmasa  yandık!

Bardak yarı dolu oyunu
Toplumda sorunlar mı var? Hep o  cahil halk yüzünden! 

Anneler günü?
Sahte bilincin bilincine karşı

Blincimdekiler de kim?
 
Freedom fighter?
Katil kim dersiniz? hizmetçi mi?
 
Derse çalış: Not ve ot politikası
Piliç için bilinç değil mi?
Dil dışında gerçek yokmuş masalı: Yutarsanız!
 
Kültürelcilerin sefaleti: Birini kitap gibi okumak
Unutamadığım film sahnesi ve unutamadığım “söylem”
 
Beş parmak bir değil;  iki mi yani?
Yoksun bırakma: Kaynak Emek ve ücret  bağı
 
Kapitalist pazar için
Burjuva Feminist tecavüz
İşte buna ticari dürüstlük derler!?

 

BAĞIMLILIK VE İKTİDARSIZIN  İKTİDARI

obsessionwn.jpg (10625 bytes)

 
Ben çok acıklı bir durumdayım
Faydalı karı dırdırı
Öfkeliyim! Düşlerimde  bile iktidarsızım!  Yakarım!

  

  Sömürüye ortak
  Tüketiyorum o halde varım! Ya sen?
  Köleye verilen şans:
     Yasayı çiğneme zevki ne güzel!
 

../absoluteimpot.jpg (15995 bytes)

Sermayesi olmayan için:
Absolut demokrasi
Absolut iktidarsızlık!
Tepile tepile  kullan!

 

obsessionm.jpg (13897 bytes)

 

Sigarama dokunmayın yakarım! Yakıyorum işte!

Dumanlı başım

Bana saygı ve sevgi dersi verme!

Sigara kampanya



AMAN DİKKAT  BEYNİNİZDEN  OLMAYIN!

 

  Cüceliği Görmeyen Gözler ve gözlerdeki İt Dirseği:  Hitlerle Söyleşi

  Kapitalist birey olun!

  Yoksun bırakma basitce

  Beş Parmağın Bir Olmadığı Oyunu

  Dil dışında gerçek yokmuş masalı:  Yutarsanız!

  Dikkat öğrenecekleriniz neler olabilir?

 

 

 

Özel Pazar ve Özel Çıkarlar için

Bilim, Siyaset ve Ekonomi 

 

İletişim dergilerinde
atıl paşalar

Şirket mi yoksa
okul mu?

Anadolunun
göbeğinde
Facia

siyaset.gif (5420 bytes)
"Siyaset dünyanın en eski
mesleğidir; birincisiyle
yakından  ilişkisi olan."

Jimmy Carter

"What is politics?"

Söylem dil
   postyapısalcılık
   ve maddi çıkarlar

Söylemsiz eylem olmaz
   deme: Söylem yapar eylemi! 

 

 

İnsan, Kültür ve Tüketİm
 
Kültürel
incelemelerin
ruhaniliği
 
 
Tüketiyorum o halde varım.
Sen var mısın? Geride kalma!

Kültür yenir mi? Afiyet olsun!
Kültür
Emperyalizmi? Nerede?
Bitti
  Kültürel dokunuşla
gebeliğin sonuçları:
Çocuk
kimin?
Postmodern durum
Postmodern
ötekilik
Kültürel farklılıklar
 
 
GS yendi,
kudurun!
Kölenin
geberik avuntusu!

Çarpık duyarlılık:
Tüketim pilici ve
tüketim bilinci
Ne denli
çağdaş evrensel
değerlere
 sahipsiniz?

 
Kültür ve kültüre katılım, özellikle kültürün ticarileştiği ortamlarda siyasallaşmış mücadele alanıdır.
Kültürel pratiklerin bazıları iğrenç ve gaddarca iletişimleri ve ilişkileri besler.
Bütün bunları yapan ve yaptıran  da insandır; trafik canavarı falan değil
.
Okul da
ne ki?



   
KİMLİK:
BİR BEN VAR BENDE… O DA KİM?

Bilincim ve ben: Kim  kimin ve ne için?

Kimlik: Saçınız  sizi sevecek

Postmodern kültürel farklılıklarla yaşayan
duyarlı kimlikler

Evrensel değerlere sahip misiniz? Ölçelim

Hangi sınıfa aitsiniz? Sınıfı geçtik, şimdi bizim sandığımız kimliklere sahibiz 

Tüketiyorum O halde varım! Ya sen? Var mısııın yok musuun?

../images/adameve.jpg (127801 bytes)

Ben neyim ve napıyom?
Ben, sen ve diğerleri
Biz kimiz?
Sen şu değil misin? Hayııır!
Siz tavuktan mı yoksa yumurtadan mı
geliyorsunuz?

Post modern durumda çarpık duyarlılık?

 

Kendimiz sandığımız kendimiz

Bizim olanın bizi
biçimlendirmesi: Dil

Bir hikaye ve iki mektup

Kendini kendinden başkası yapma

Özgürlüğünüzü Ölçelim

Kimlik, Ideoloji ve İletişim Üzerine

İçimizdeki polis

İçimizdeki polisin duyarlılıkları

Yaşamak, sevmek ve kimlik


 


Cinsiyet ayırımıyla bilinç yönetimi
Sahte kimlikler sahte sorunlar

ve
hastaca işlevsel çözümler

Mind management via sex division: Fake identities, fake problems

 

On  women question

  Women's liberation
and class struggle

  İşte  asıl sorun

Asıl soruna bakıyorsunuz

Women in media:  Gender and class Analysis

 

Kadının durumu 1

Kadının durumu 2

Kadının durumu 3
Müzikte kadın ve erkek




 

 

 

KÖLELİĞİN EKONOMİK VE İDEOLOJİK İLETİŞİMİ: 

 

İNSANIN ZİNCİRİNE VURULUŞU 

21. YÜZYILIN EŞİĞİNDE NE OLDUĞUMUZU ANLAYALIM

 

Binlerce yıldır süregetirilen bir aşk öyküsü...
İnsanı kendi kendisine ve kendisi gibilere dostluğunda bile düşman eden bir karasevda bu vurgunluk...
İnsanca yaşamı için değerli olan her şey elinden alındığı için, kendine bakıp kendinde değer bulamayanların kendinden olmayana ve kendini kendini ezenlere öykünüşü...
Kendisinin zincirleri olan soyut değerlerden başka çok az şeyi olanların, soyut değerler için somutu gasp edenlere hayranlığı...
Soyutu onlara bahşedenlerin somutlara sahipliğini ve yarışını savunan çulsuzlar ve görece çulluların birbirini tarih boyu yiyişini oluşturan ve besleyen bir vurgunluk bu...
Kendi esaretinin koşullarını kendisinin özgürlüğü sanan kitlelerin tarihsel olarak sürekli işlenen hastalığı bu vurgunluk...
Beyni, duyarlılığı, duyguları ve vicdanı kirletilmişlerin duyarlılığa ve vicdana sahip çıkarak duyarlılığı ve vicdanı igfal edişi.... Cehalete bilgiçlik taslatan ve bileni ve bilmek isteyeni tarih boyu katledenlerin vurgunluğu...
Ama, insanların bir kısmı da tarih boyu bu vuruluşlara ve bu vuruluşu eken ve besleyen yaratılmış koşullara karşı mücadele vermiştir ve vermeye devam edecektir.

Ne mutlu bize ki özgürüz! Serbest köle falan değiliz! Aslında, sermaye sahipleri bize bağımlı köle değil mi? Serbest/özgür köleler olmasa sermaye sahipleri nasıl sermaye sahibi olabilirdi ki? Bize muhtaçlar!: Otomasyona rağmen, ne onlar bizsiz edebilir ne temelli gidebilir. Sadece gözden ırağız biz; ayrılsak da beraberiz. Biz onlar için yaşar, ölür ve öldürürüz kendimiz için sanarak. Suriye'de (tarihin her anında) kimler ölüyor ve kimler öldürüyor? Amerikalı büyük kapitalist Jay Gould'un dediği gibi, işçi sınıfının yarısı kiralanıp diğer yarısı gerektiğinde öldürtülüyor. Öldürenler memnun, öldürtenler memnun, benim gibiler de çaresiz ve yabancılaşmış.


NOT:  Renkli olanları tıklayarak okuyabilirsiniz. Diğerlerini vakit buldukça ekleyeceğim.

  Başlangıç

 Giriş: Kölenin zincirine vuruluşu 


I.   SORUN VE SORUNA YAKLAŞIM

   A.   SORUN

   B.    SORUNA YAKLAŞIM BİÇİMİ

 

II.   KÖLELİĞİ ANLAMLANDIRMA VE ANLAM ÜZERİNE MÜCADELE

 A.   ANLAM VERME VE MATERYAL İLİŞKİLER

 B.   ANLAM VERME VE DİL

 C.   KİTAPTA KULLANILAN KAVRAMLARIN ANLAMI

 1.   KÖLE VE KÖLELİK

 2.   ZİNCİR

 3.   VURULMA, VURGUNLUK , VURULUŞ

 4.   TARİH

 5.   MATERYAL, MATERYAL İLİŞKİLER, MATERYALİZM

 

III.   KÖLELİGIN SİYASAL EKONOMİSİ

  A.   İLİŞKİNİN ÖZELLİĞİNE GÖRE KÖLELİK DURUMLARI

 1.     MUTLAK SAHİPLİK KÖLELİĞİ

 2.     FEODAL KÖLELİK

 3.     BORÇ KÖLELİĞİ

 4.     ESİR KÖLELİĞİ

 5.     CEZA KÖLELİĞİ

 6.     ÇALIŞMA KAMPI KÖLELİĞİ

 7.     ÜCRETLİ\MAAŞLI KÖLELİK

 8.     GECEKONDU KÖLELİĞİ VE İŞSİZLİK  KÖLELİĞİ

9.     KİTLE ÜRETİMİ VE KİTLELERİN TÜKETİM KÖLELİĞİ

 10.   MİSAFİR İŞÇİ KÖLELİĞİ

 11.   İÇ HİZMAET\SERVİS KÖLELİĞİ

 12.   MECBURİ ASKERLİK KÖLELİĞİ

 B.     BELLİ SİYASAL  BİÇİMLENMELERDE KÖLELİK

 1.   ESKİ SOSYAL BİÇİMLERDE KÖLELİK

 2.   ESKİ YUNAN BİÇİMİ: DEMOKRASİNİN BEŞİĞİ?

 3.   FEODAL BİÇİMLERDEKİ KÖLELİK

 4.   KAPİTALİZME GEÇİŞ VE SÖMÜRGECİLİKTE KÖLELİK

 5.   KAPİTALİZMİN UZANTISI NAZİ BIÇİMDE KÖLELİK

 6.   Osmanlı İmparatorluğunda kölelik

 7.   Kapitalizm ve ücretli kölelik (21. YÜZYILDA DÜNYADA KÖLELİK)

 C.    MÜLKİYET İLİŞKİSİ VE KÖLELİK FARKLARI

 D.    ÜRETİM BİÇİMİ VE VURGUNLUK FARKI

 E.    ÜRETİM SEVİYESİ VE KÖLELERİN KULLANIMI

 F.     KÖLELERİN EKONOMİK VERİMLİLİĞİ SORUNU

 G.    KÖLELİKTE TARIMSAL ÜRETİMİN EGEMEN AMACI

 H.    KÖLELİK SİSTEMLERİNDE REFORM UMUDU

 

IV.  KÖLELİK İDEOLOJİSİ VE PRATİĞİ

 A.    KÖLELİĞİN HAKLI ÇIKARILIŞI

 B.    SAHİPLİK KÖLELİĞİNİN EGEMEN İDEOLOJİSİ

 C.    Ücret köleliğinin egemen ideolojisi

 D.    Kutsal kitaplar, örgütlü dinler ve kölelik

     1.     KUTSAL KİTAPLARIN İDEOLOJİSİ

      a.     TEVRAT

      b.     İNCİL

      c.     KURAN

     2.     Dinin örgütlü pratiği ve kölelik

 

V.   KADININ KÖLELİKTE ÖZEL DURUMU

 A.    Kadının zincirine vuruluşu
Kadının ödül olması
Kapitalizmde kadının özgürlüğü

 B.    KADININ ÖDÜL OLMASI

 C.    KAPİTALİZMDE KADININ ÖZGÜRLÜĞÜ

 D.    Orospuluk ve kölelik;  ev-hizmetçiliği ; kadınları sünnet etme

 E.    EV HİZMETCİLİĞİ

 F.     KADINLARI SÜNNET ETME

 G.    KADININ ERKEK TARAFINDAN KORUNMASI

 

VI.   ÇOCUKLARIN KÖLELİKTEKİ ÖZEL DURUMU

 A.    ÇOCUKLARIN ÜRETİMDE KÖLE OLARAK KULLANILIŞI

 B.    TURİZM, ÇOCUK SEKS TİCARETİ VE KÖLELİĞİ

 

VII.  Kölelikte kontrol mekanizmaları ve başkaldırı

       A.    Köleler arası işbölümü, teknoloji ve kontrol

 B.    Suç ve ceza: dünün kırbacı bugünün ücret politikası

 C.    Kamçıyla terbiye etmekten ideolojik egemenliğe

 D.    Devlet, yasalar ve kölelik

 E.    Baskı, sessizlik ve başkaldırının sonu

 F.     Vurgunun kendini vuruşu: kölelere sağlanan ezme olanağı

 G.    Vuruluşun diğer ifadeleri: sınıf bilinci ve sahte-sınıf farklılığı

 I.      Kölenin kamu ve özel yüzü

 

VIII. SONUÇ

 

 

 

 


 
 SEVMEK NE DEMEK

   AŞK EVLİLİK VE TUTSAKLIK

Aşk, dostluk ve sevgi,
her gün iletişimle kurulan ilişkisel ve duygusal yapının doğasına göre kazanılır veya kaybedilir
 Dikkat: Önce en sondaki notu okuyun

Sevmek ne
    demek?


know the dfference:

 Arkadaşlık
    sevgi ve
    evlilik

 

 Sevgi
   sevişme
   ve seks

 

 What the god has to do with it?

 

 

  Yasalar: Topal
    eşeğin nalı


    Get him naked and make him yours.
    (Ah, keşke! mi diyecektin?)

 

 

Cosmo Quickie
Quickie

Stop picking beaux based on tast looks alone. Test drive his conversation skills  to make sure the whole package  is worth getting hot and bothered over.

 



  Aşk müziği aşkın düşmanı mı?

Korkak ve Cesur
The Perfect Colors for You.
Figure out your seductive  shades!

İşbölümü:  İş erkeğin, aş kadının işi

 

Is he cheating on you?

 

    Zamparalık ve boynuzlatma:
     El ve alın kiri


What's your little secret?   

  
 
Bekaret: Pazarın Taze malı

 


Birini sevgi objesi olarak sevme

 
  Sen benim malımsın: Sahiplik
 

 

 

Sweet Confessions
Tell us your secrets!

 

Erkeğin sahte kalkanı: Namus ve ahlak


 
  Güç: Kimin gücü  kime yeterse

 

 

  Birini kendin  için sevme   

 

  Birini o olduğu için sevme

 

  Sevgiyi öldürme ve ondurma


NOT:

Bu yazılarda benim bile şimdi okuduğum zaman yüzümü kızartacak kadar yalın  bir dil kullanıldı. Onları düzeltmeye zamanım yok. Düzeltmek isteyen varsa, çok sevinirim. Eğer sizi dili rahatsız ederse, okumayı bırakın. Ben hala ahlakı iki bacak arasında arayan, seks ve seks ilişkilerine indirgeyerek asıl ahlaksızlıkları örtbas eden veya saklayan çok daha ciddi bir ahlaksızlık dünyasında yaşadığımıza inanıyorum. Bu yazılardaki açık dille, örneğin hiç kimse ve hiç kimsenin çocuğu ekmeğinden, suyundan yoksun edilmiyor, işsiz ve aç bırakılmıyor, asgari ücrete mahkum edilmiyor. Burjuva feminist dergilerinde ve dizilerdeki mal üretir gibi seks tüketimini ve dili hiç soruşturdunuz mu? Cosmopolitan gibi dergilerde dilin  her ifadesinde seks pazarlaması yok mu?

Dilim çok mu açık seçik?

Ben dilimle hiç kimseyi işsiz bırakmıyorum.

Ben dilimle asgari ücret politikası uygulamıyorum.

Ben dilimle iş yerinin soğuk terörünü yürütmüyorum

Ben dilimle maddi soygun yapmıyorum

Ben dilimle sahtekarlık ve şerefsizlik yapmıyorum. 

Ahlaksızlığı ahlaksızlığın olduğu yerde arayalım! Soyut dilsel ifadede değil! İki bacak arasında da değil!

 

 

SUNUŞ

 

Bu kitabı herkesin okuyup anlayabileceği bir dille ve herkese faydalı olabileceği düşüncesiyle yazdım. Akademik alanda da epey yararlı olacağından eminim. İletişim psikolojisi ve kendi acı ve tatlı tecrübelerime, sevdiğim ve tanıdığım ve onların da tanıdıkları insanların yaşamlarından edindiklerime dayanarak, kendime, onlara ve okuyuculara sevgi ve sevgisizliğin ne olduğunu böyle bir kitapla kendimce anlatmaya çalıştım ve anlatırken de anlamaya. Amacım sevmeyi öğrenmek, paylaşmak ve faydalı olabilmek. Kitapta her okuyucunun kendi yaşam tecrübesinden bir parça bulacağından eminim: Sevinçlerinin, üzüntülerinin, huzurlarının, geçimsizliklerinin, mutluluklarının, nutsuzluklarının, umutlarının, umutsuzluklarının, aşklarının ve gözyaşlarının ifadelerinin parçalarını. Her kısa örnek gerçek yaşam öyküsüdür, sadece isimleri değiştirdim.

Aşk ve sevgi bitip onun yerini geçimsiz evlilik aldığında, şikayetlerine ve baskısına karşı ağzını aç veya açma, karşında başına eşkiyen ve sahiplik iddia eden birini bulursun. Bu kişi ezilmezse ezmesi gerektiğini öğreten bir egemen kültürün gaddar bir yaratığıdır. Bu tür evlilik hayatı, yaşama ve sokakta kalma korkusuyla kendi tutsaklığını kendi özgürlüğü görüp, ona sıkı sıkıya sarılan çaresizlik içindeki kadınların ve bu durumu kadınla beraber yaşayan erkeklerin öfke, ve mutsuzluklarla dolu yaşamıdır. Kadının kendini kendi durumundan kurtarması ancak kişisel ve örgütsel çabalarla ekonomik ve kültürel sistemin çıkarcı bağnazlıklarını çöpe atmakla olabilir. Sevmeyen kadın terketmeli ve terketmesine müsade edilmeli. Seven kadın ise didişmeye asla girmemeli, aşkı ve sevgiyi sürdürme yolları aramalı, bulmalı ve uygulamalıdır. Sevmeyip de asalaklığın rahatlığına alışmış, bir taraftan erkeğin kanını emerken, diğer taraftan da dırdırı kesilmeyen (evli veya erkekle yaşayan) kadının ve benzeri davranıştaki erkeğin durumu iğrenilecek bir durum. Bu kişilere benim kitabımın hiçbir faydası olacağını sanmıyorum.

Dunyanın düzeni gercekte erkeğin düzenidir. Fakat egemenlik pozları satan erkeğin durumu gerçekte öyle gıpta edilecek birşey değil: Bunu anlamak için, yaşadığın şehirde veya kasabada birahanelerin olduğu sokaktan geçerken oturan yüzlere ve dinlenen müziğe, veya evde, aynı odada oturmuş, sevmeden, sevilmeden ve birbirinden uzak, televizyona dönük donuk bakışlara bakmak bile yeterlidir. Erkeğin elinde perişan bir kuş, sıkıyor boynunu, seviyorum diye boğuyor. Tutsaklık ortamındaki erkek, kadına takılan esaret zincirlerini sıkı sıkı parmakları arasında kavramış, bu zincirleri tesbih gibi çektiğini sanıyor. Erkeğin erkeklik satışı, gerçekte, faşist evlilik kurumunun ve egemen kültürün ezici caniliği altında, bu caniliğe maşa oluşunun acılı kıvranışıdır. Mutsuzluk içinde can çekişenin elindeki esaret zinciriyle oynayışıdır. Erkeğin ve kadının kurtuluşu ancak bu tutsaklığı besleyen ilişkilerin, kurumların ve düşünce tarzının mücadelelerle çöpe atılması veya yeniden düzenlenmesiyle olur. Egemenlik arayışı ve sidik yarışıyla falan değil.

Yazı tonum yeknesaklık yerine, soğukkanlıdan öfkeliye, ciddiden alaylıya kadar çeşitlenen biçimlerle dolu. Bunu çoğunlukla ifademi güçlendirmek ve okuyucuyu biraz kamçılamak amacıyla, ve bazen de elimde olmayarak yaptım.

…..

Kitabın ilk taslağını okuyanlardan aldığım tepkiler egemen kültür ideolojisi ve bu ideolojinin çalışması hakkındaki açıklamalarımı kanıtladı: Bu ideolojiyi benimseyen erkeklerin tepkisi basit hoşnutsuzluk, sevmeme ve tedirginlikten, savunmaya ve hatta kafamı ezmeyi hissetmeye kadar gidebilir. Bu ideolojinin kadınlarının tepkileri ise "elden ne gelir," "dünya erkek dünyası," "dünyanın hali bu," "böyle gelmiş böyle gider" kaderciliği ve kendine acıma pasivizminden, efendilerinin (kocalarının) düzeninin canla başla koruma aktivizmine kadar gidebilir. tahmin ettiğim bir tepki de didişmeli bir ilişki içinde çabalayan, sidik yarıştırdığı erkeğe karşı öfke dolu olan, mutsuz, rahatlık içindeki asalaklığı kendine yaşam tarzı edinmiş bir kadından geldi: Kitabımdan kadın benim Türk kültürüne ve erkeklere karşı olduğumu anlamış. Ben de yazdıklarımı anladı da onun için beni taktir ediyor sanmıştım. Kadın meğerse beraber yaşadığı erkeğe karşı, öfkesini paylaşacak, kendine bir yandaş arıyormuş. Beni kendi mutsuzluklarla dolu savaşında kendine yandaş edinmiş. Kadın öç alma ve ders verme çabasında haberim bile olmadan beni birkaç hafta kullandı. Yandaş olmadığımı anlayınca da düşman kesildi. Kadının bu tür sapık yandaşlık aradığını anlar anlamaz tek çare ilişkiyi kesmede buldum: Her gün savaş hazırlıkları yapan ve savaşanlarla kimse uğraşamaz. Bu kişiler sevişirken bile savaşırlar. Mutlulukları biz'i sadece benle tanımlayan ben'in mutluluğudur. Benim kitabımı bu kişiler kendi zavallı ve sapık psikolojileri çerçevesi içinde yorrumlar ve kendi çıkmazlarından kurtulmak için değil, kendi çıkmazlarında daha da batmak için kullanırlar. Bu, acıdığın ve anlayış gösterdiğin zaman işine gelmezse tepene çıkan zavallı yaratıklara, gerçi faydasız, şunu söyleyim: Ben bu kitapta en açık tabirle "sev ve sevdir. Sevemiyor, sevdiremiyor, sevilmiyorsan, o zaman kepazeliğiğinle kepaze dediğin insanı bırak, çek git. Yok, gitmem diyorsan, o zaman kepazeliği veya kepazeliğe karşı kepazeliği bırak!" Kepaze bu dediğimi anlar anlamasına da hazmedemez ve bana ve yazdıklarıma düşman kesilir. Bu kepazeler şunu da, gerçi anlamazlar ya, anlamalıdırlar: Ben hiçbir kültüre ve hiçbir kimseye karşı değilim. Benim çabam sadece neyse onu anladığım kadarıyla anlamak isteyenlere göstermeye çalışmak. Ne kültürümüze ne de erkeğe karşı düşmanlık yaratmak değil. Dünyanin faşist kültürleri içinde yaşarken, hangi kültürde yaşıyorsa, o kültürü kendi ilişkilerinde kendi ve sevdikleri için mutluluk ve sevgi sağlayacak şekilde yeniden düzenlemenin gerekliliğini savunuyorum. Bu amaçla ne kimsenin kafasını kırmaya, ne kimseye işkence yapmaya, ne de kimseyi zorla değiştirmeye çalışmayı öngörüyorum. Öfkeyle kudurmuş erkek ve kadınların benim yazdıklarımı kendilerini haklı çıkarmak için kullanmasını asla istemem. Bu nedenle, tekrar edeyim, ben sadece "didişmeyi bırak, sevişmeye bak" diyorum. Eğer didişmeyi bırakmayacaksan, o senin bileceğin iş. Geber mutsuzluğunda! Ama bana ve başkalarına da durmadan dert yanıp kafa ağrıtma! Benlik savaşında olmayan ve "mutluluk bulmak ve vermek için ne yapmam gerek?" diye arayışta olan kişiler için bu kitabın büyük ölçüde yararlı olacağından eminim. Böyle insanlar hem kendilerini hem de ilişkilerini mutluluk sağlama yönünde düzenlemekten ve düzeltmekten zevk duyarlar. Bu kitap böyle insanlar için ipuçlarıyla dolu. Bazı erkek okuyucular, ilk taslakların birkac sayfasını okuyup benim yaklaşımımı "tek taraflı ve feminist buldular. Bana bunu "yakıştırmayıp" kızan da oldu. Beni "toplum gerçeklerinden uzak" olarak nitelediler. Bir tanesi de daha ileri giderek benim kompütür başında hayatımı geçirdiğimi, insanlarla ilişkide bulunmadığımı, hayatın gerçeklerini bilmediğimi söyledi. Hayal dünyasındaymışım ben. Eminim, bu kitapta yansıttığım dünyanın hayal dünyası olduğunu ancak "yazdıklarımla nasırlarına bastıklarım" iddia edecektir. Tokat atan elin sevmek için mi yoksa dövmek için mi uzandığını, küfreden dudakların öpmek için mi yoksa sövmek için mi açıldığını anlayamayacak kadar şaşırtılmış kadın ve çocuklar döven elin neden sevdiğini ve küfreden dudağın neden öptüğünü nasıl yorumlarlar ki? Sevgi ve sevgi ilişkisini ve mutluluğu nasıl anlar ve tanımlarlar ki?

Bu kitabı okuyan bazı kadın okuyucular ise, çoğunlukla gerçekleri anlattığımı, fakat bazıları kadınlara "çok yüklendiğimden" yakındılar. Sunuşum, bu tür okuyucuların da belirttiği gibi, tek yanlı olarak görünebilir. Bağnaz ve yobaz kültür faaliyetlerinin insana, özellikle kız ve kadınlara yaptığını anlatırken, benim anladığım anlamda objektiflik, kaçınılmaz olarak, ezilen kız ve kadınların yandaşı olmayı zorunlu kılar. (Fakat ben ezilen ve ezilmişliğinde kepazelikle kendinin ve çevresinin hayatını zehreden kadınların (ve erkeklerin) kepazeliğini asla desteklemiyorum). Benim yaklaşımımın aksi ise objektiflik değil, fakat gerçekte egemen ideolojilerin kendilerini haklı çıkarma mekanizmasına boyunsunmadır: Egemen subjektifliğin kendini objektif ve evrensel gerçek olarak satmaya çalışmasıdır. Bunu da egemen ideoloji, örneğin, bana "sen kompütür dünyasındasın, gerçeklerden haberin yok!" diyerek sağlamaya çalışır.

Konuyu birkaç bölüm ve çeşitli alt-bölümler halinde sundum. Gerçekte hepside birbirinin içinde ve birbirinden ayrılmaz bir bütünün parçalarıdır. Birlikte bu bütünü oluştururlar. İşbölümü, güç, güç ilişkileri, bunların yansıma şekilleri ve bunlara karşı mücadele herhangibir düzenin biçimini, ne olduğunu gösterir. Bölümlere ve alt-bölümlere ayırmam sadece bir sunuş biçiminden başka birşey değildir.

….

Herşeyin ötesinde, bu sadece bir kitap: Gerçeklerin arasından seçilmiş görüntüler. Eğer bu görüntüler bize birşey anlatıyorsa, bunun mutluluk arayışımızda daha hoşgörülü ve nadiren bulduğumuz sevgiyi yaşatmak için daha çok çaba göstermemiz yönünde olmasını dilerim.

 

March 15, 1993

New York

 

 

 
 

İÇERİK

TUTSAKLIK ZİNCİRLERİ:

İŞBÖLÜMÜ: İŞ ERKEĞİN, AŞ KADININ İŞİ

      GÜÇ: KİMİN GÜCÜ KİME YETERSE

      BASKI, REKABET VE EŞİTLİK ARAYIŞLARI

      UYMA: KADININ GÖBEK ADI

      DAYANIŞMA: ANCA BERABER KANCA BERABER Mİ ACABA?

      DAYAK: CENNETTEN Mİ ÇIKTI?

      AŞIRI TALEPLER: DEDİĞİM DEDİK HASTALIĞI

      GÜÇSÜZÜN SİLAHLARI: GÖZYAŞI VE DIRDIR

      SAHİPLİK: SEN BENİM MALIMSIN

      BEKARET: TAZE MAL

      DULLUK: ELDEN DÜŞMEYE KİM BAKAR?

      NAMUS VE AHLAK: ERKEĞiN SAHTE KALKANI

      KISKANÇLIK: KUDURMAYA AZ KALDI

      GÜVENSİZLİK: GÖZÜNÜ DÖRT AÇ HA!

      SEKS: AFFET BENİ TANRIM!

      AİDS Mİ? VIZ GELİR TÜRK ERKEĞİNE!

      ZAMPARALIK VE BOYNUZLATMA: EL VE ALIN KİRİ

      AİLE VE ÇEVRE: BENDEKİ BiZE LAF YOK!

      GÖREV VE SORUMLULUKLAR: AŞKIN BİTTİĞİ YER Mİ?

      ÖRGÜTSEL BAĞNAZLIKLAR: MİNARENİN KILIFI

      YASALAR: TOPAL EŞEĞİN NALI

      AŞK MÜZİĞİ: AŞKIN DÜŞMANI MI?

SEVGİ VE SEVGİSİZLİK

      KENDİNİ VE BAŞKALARINI SEVEBİLME

      BİRİNİ SEVGİ OBJESİ OLARAK SEVME

      BİRİNİ KENDİN İÇİN SEVME

      BİRİNİ O OLDUĞU İÇİN SEVME

      SEVGİ, SEVİŞME VE SEKS

      ARKADAŞLIK, SEVGİ VE EVLİLİK

      EVLİLİĞİN AŞKA DÜŞMANLIĞI

      YUVA YUVA OLMAKTAN ÇIKINCA

      HUZURSUZ EVLİLİK VE "NE YAPACAĞIM?" ÇIKMAZI

      NE YAPACAĞIM ÇIKMAZINDA SEKS: HİÇ YOKTAN İYİ MİDİR?

SEVGİYİ ÖLDÜRME VE ONDURMA

 

 
Web prepared
by
İrfan Erdoğan
Bu web sayfasındaki bütün sunumlar, kendi sunumlarım dahil, asla evrensel gerçekleri olduğu gibi yansıtan ifadeler olarak düşünülmemelidir:
Hepsi  de örgütlü yer ve zamandaki güç ve çıkar yapıları ve ilişkileri ile bağlar kurularak anlamlandırılmalıdır.